CCIF; yaratıcı endüstriler ekosistemini (sanat, tasarım, moda, sinema, dijital oyunlar vb.) uluslararası diplomatik misyon temsilcileri ve iş dünyası liderleriyle buluşturan, stratejik bir diyalog ve iş birliği platformudur.

Hayır, CCIF her yıl düzenlenecek sürdürülebilir bir platform olarak tasarlanmıştır. Her yılki buluşma, bu vizyonu hayata geçiren bir halka olacaktır.

CCIF, klasik konferans formatlarının dışındadır. Ağ kurma etkinlikleri, B2G ve B2B görüşmeleri içeren seçkin bir kokteyli, katılımcılara ilham veren interaktif ve sürükleyici kültürel deneyimlerle birleştirir. Üst düzey paneller ve stratejik ağ kurma seanslarına; tasarımların izleyiciler arasında sergilendiği yenilikçi defileler, canlı performanslar ve sanat enstalasyonları gibi etkinlikler eşlik etmektedir.

Katılım, Forum’un hedeflenen stratejik odağını ve samimi diyalog ortamını korumak amacıyla davetiyeye tabidir.

Forum’un misyonuyla uyumlu projeleri olan ve bu platformda yer almak isteyen değerli kültür profesyonellerini, kurum temsilcilerini ve ticari girişim sahiplerini bizimle iletişim sayfamız üzerinden temasa geçmeye davet ediyoruz.

Forum’un vizyonunu paylaşan kurumlarla iş birliği yapmaktan memnuniyet duyarız. Resmi sponsorluk programımız ve koşulları, 2026 yılının başında kamuoyuna ilan edilecektir. Ön görüşmeler için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Forum size; normalde ulaşılması zor olan diplomatik misyon temsilcilerine ve uluslararası iş dünyası liderlerine doğrudan erişim, ürün ve hizmetlerinizi küresel pazarlara taşımak için stratejik pazar fırsatları ve çalışmalarınızı üst düzey bir sahnede sergileyerek prestij ve görünürlük kazanma imkânı sunar.

Forum, size Türkiye’nin dinamik yaratıcı ekonomisini ilk elden keşfetme, ülkeniz ile Türkiye arasında kültürel iş birliği projeleri için potansiyel ortaklar bulma ve ülkenizdeki yatırımcılar için yeni ticari fırsatları tespit etme olanağı sağlar. Bu, kültürel diplomasi ağınızı güçlendirmek için eşsiz bir zemindir.

Forum, Türkiye’nin kültürel ihracatı artırma, uluslararası tanıtımını güçlendirme ve “yumuşak güç” kapasitesini yükseltme gibi milli hedeflerine doğrudan hizmet eder. Ayrıca, UNESCO 2005 Sözleşmesi’nin ilkeleri doğrultusunda Türkiye’nin kültürel çeşitliliğe verdiği önemi uluslararası alanda somut bir eylemle gösterir.